Kolay Almanca Öğrenmek

Bugünkü yazımızda Almanca öğrenmenin pratik yollarından bahsedeceğiz.

Öncelikle şunu söylemek istiyorum Dil Öğrenmek kelime ezberleme/gramer mantığı algısından öte aslında yeni bir hayat keşfetmektir.

Her zaman alışkın olduğunuz duygularınızı, sözlerinizi, yaşamınızı yeniden isimlendirmek hatta hiç ifade etmediğiniz yeni duygular ve sözcüklerle tanışmanızdır.

Olaya başlangıç olarak bu açıdan bakmanızı istiyorum: Yeni bir hayat keşfetmek!

Kısa bir deneyim anlatımımdan sonra konumuza devam edeceğim;

Uzun süreli bireysel ders öğrenme çalışmalarımdan sonra şunu anladım ki bir dili akıcı olarak konuşmak o dili öğrenin ötesinde o dili hissetmektir.

Biraz daha cümlemizi açarsak biz dil öğrenirken kendi kafamızda hesaplamalar yaparız kelimeleri gramere uydurmaya çalışırız.

Ve en önemlisi bunları yaparken kendi dilimizi konuşurken bu gibi gramer hesaplamalarını yapmayıp içimizden geldiği gibi yani hissederek konuştuğumuzu ise unuturuz.

Evet dil öğrenmek hissetmekten ibarettir.

Bir kelime dahi biliyor olsan o kelime ile zihninde canlanan birşeylerin olmasıdır dil öğrenmek. Yoksa o dile ait binlerce kelimeyi ezbere bilmek değil.

Ve sizi sıkmadan dil öğrenmenin ipuçlarını paylaşmak istiyorum.

Çoğu kişinin korktuğu gramer kavramını şu açıdan değerlendirin.

Bizim için önemli olan 3 zaman vardır.

1. Şimdiki zaman (Şu an ne yaptığımız)
2. Gelecek zaman (İleride ne yapacağımız)
3. Geçmiş zaman (Geçmişte ne yaptığımız)

Aslında her dilde bu 3 zamanı öğrenmek size tüm yolların anahtarını veriyor. Bana kalırsa tüm diller 3 zamandan ibaret gerisi ise teferruattır.

Eğer bu 3 zamanı biliyorsanız. Kendinizi ifade edebilirsiniz. Diğer zamanları da pratik yaparak kavrayabilirsiniz.

Almanca öğrenme metodunuz nasıl olmalı?

Uzun süreli bireysel dil öğrenme çalışmalarımdan sonra kazandığım tecrübe;

İnsanlar dil öğrenirken amatör ise direk o dille alakalı dersleri izlemeye yada kitap alıp çalışmaya başlayıp o dil üzerinde yoğunlaşıyor.

Oysaki bir dilin en önemli unsuru o dilin telaffuzudur. Telaffuzu tam anlamıyla kavranmayan dili her ne kadar teknik olarak biliyorsanız aslında o dili öğrenmediğinizi yerel kaynakları veya insanları dinlediğiniz zaman anlıyacaksınız.

Dil öğrenmek o dilin çevirisini yapmak değil konuşulanı anlamaktır.

Bizim ise en büyük hatamız konuşulanı anlama kabiliyetimizin düşük olması.

Çoğu İngilizce bildiğini söyleyen kişi yerli bir konuşmacının söylediklerini size açıklayamayabilir.

İşte bu hataya düşmememiz için ilk önce dil öğrenmeye şuradan başlayacağız:

1. ALFABE TELAFFUZ

Gerek Almanca olsun gerek diğer diller olsun yapmamız ve vakit harcamamız gereken ilk aşama o dilin Alfabesi ve o dille alakalı kelimelerin telaffuzu olmalı.

Yaklaşık 1,2 ayınızı sadece örnek kelimeler üzerinden telaffuza ayırmanızı size öneririm.

Mesela; Türkçe’de ne yapıyorsun? yerine ne yapıyon? ne diyorsun ne diyon? eve gidelim mi? eve gidek mi? yürüyelim mi? yürüyek mi? gezelim mi? gezek mi?

Her yerel dilde bu gibi dil bilgisi kurallarının dışında Türkiye’de şive dediğimiz konuyla alakalı kelimeler değişime uğruyor.

Almanca ile alakalı kelime telaffuzları pratiğini arttırdıkça sizde Almancada bu gibi ses değişikliklerini göreceksiniz.

Bununla alakalı önerebileceğim site tr.forvo.com bu site de her ülkeden insanlar kelimeleri telaffuz etmekte ve bir kelimeyi birden fazla farklı millete sahip insandan dinleyebiliyorsunuz.

Yani anlatmak istediğim;

Sizler kelimeleri sadece sözlükten okunuşlarına göre yada Google translate gibi çeviri sitelerinden değil yerel konuşmacılardan duyarak o kelimelerin telaffuzunu öğrenin.

Bu farklılıklar her kelimede olucak değil belli başlı kelimelerde karşınıza çıkar belli bir zamandan sonra mantığını çözer yerel konuşmacıları anlarsınız.

Peki bu size neyi sağlayacak;

ÖZGÜVEN

Dil öğrenmek için çok çaba sarfedip başlangıçta kelime ezberine yoğunlaşıp o dilin kelime ve gramerini  çok iyi bildiğim oldu. Ama açtığım diziler de ve yerel konuşmacılarda çoğu şeyi anlayamadığımı farkettim sebebide bu yukarıda bahsettiğim konu kelimelerin telaffuzlarındaki farklılıklar ses perdeleri. Gırtlak yapıları bir dili bana kalırsa anlamak önemli. O dilin gramerini değil karşındakinin ne dediğini bilmen gerekli. Buda kabiliyete göre değişiyor kimi hiç çalışma yapmadan kimi benim gibi çalışma yaparak bu kabiliyetini geliştirebilir.

2. CÜMLE CÜMLE ÖĞRENMEK

Eğer bir dilin telaffuzunu doğru bir şekilde öğrendiyseniz ikinci kademede CÜMLE CÜMLE dili öğrenmeniz gerekiyor.

Bu ne demek?

Her hangi bir altyazı sitesinden aynı dilin hem Türkçe hem Almanca çevirisini indirebilirsiniz. (Çeviri doğruluğuda önemli)

Sonra her gün hoşunuza giden 3’er cümle öğrenin.

Cümle öğrenmek size ne kazandıracak?

1-) Yerel konuşmacıların konuşma şekli (Cümleyi nasıl kurdukları)
2-) Farklı kelimeler
3-) KABUS OLAN GRAMER

Ben dizilerden örnek verdim bu bir Almanca/Türkçe kitapta olabilir veya şarkı sözleri de olabilir.  Kendi zevk ve ilgi alanınıza göre.

Evet aslında Gramer en iyi cümleler üzerinden öğrenilir. Tabi siz cümleleri ezberlerken zaman kavramına takılmayacaksınız. Acaba bu cümle hangi zamanda kullanılmış kavramına takılmadan.

Hissederek o cümleyi öğreneceksiniz. O cümle size bir şeyler uyandıracak.

Ve zamanla cümle adetleri arttıkça o dili öğrendiğinizi farkedeceksiniz.

Kabus olan gramer konularının hiç korkutucu olmadığını göreceksiniz.

Alternatif yöntemler olarak;

Kullandığınız cep telefonunun ve uygulamaların dilini web sitelerin dilini Almanca yapabilirsiniz. Bununda size pratik anlamda yeni kelimeler öğrettiğini göreceksiniz.

Hisset ve ÖĞREN!

Arkadaşlar bu yazımı sizler için paylaştım herkesin farklı deneyimleri olabilir. inşAllah anlattıklarımdan faydalanırsınız birsonraki blog yazımızda görüşmek dileğiyle.

Blog Yazısı: MİR FARUK S.

Yazımızı sitemizi kaynak göstererek kendi sitenizde paylaşabilirsiniz.

https://www.pratikalmanca.com/almanca-ogrenmek

Bu yazının kalıcı bağlantısı https://www.pratikalmanca.com/almanca-ogrenmek/